chunky
01
kıtır
(of food) having large pieces
Örnekler
The chunky tomato soup was full of large, tender pieces of vegetables and herbs.
Kalın domates çorbası, büyük ve yumuşak sebze ve ot parçalarıyla doluydu.
She prefers her guacamole chunky, with big chunks of avocado and tomatoes.
Guacamolesini iri parçalı seviyor, büyük avokado ve domates parçalarıyla.
Örnekler
The chunky football player easily pushed through the opposing team's defense.
Tıknaz futbol oyuncusu rakip takımın savunmasını kolayca geçti.
He wore loose-fitting clothes to conceal his chunky physique.
Hantal fiziksel yapısını gizlemek için bol giysiler giyerdi.
Leksikal Ağaç
chunky
chunk
