cheerfully
01
neşeyle, şen şakrak
in a happy, optimistic, and lively manner
Örnekler
She greeted the guests cheerfully despite the long flight.
Uzun uçuşa rağmen misafirleri neşeyle karşıladı.
The children ran cheerfully through the playground.
Çocuklar oyun alanında neşeyle koştu.
1.1
neşeyle, şen şakrak
in a manner that brings about a pleasant, uplifting, or lively atmosphere
Örnekler
The lobby was cheerfully lit with strings of fairy lights.
Lobi, peri ışıkları dizileriyle neşeli bir şekilde aydınlatılmıştı.
She arranged the flowers cheerfully around the table.
O, çiçekleri masanın etrafına neşeyle yerleştirdi.
Örnekler
He would cheerfully work overtime if it meant helping the team.
Takıma yardımcı olmak anlamına geliyorsa, seve seve fazla mesai yapardı.
I 'd cheerfully skip lunch for a chance to nap.
Şekerleme yapma şansı için öğle yemeğini neşeyle atlardım.
Leksikal Ağaç
cheerfully
cheerful
cheer



























