adjoin
ad
ə
e
join
ˈʤɔɪn
coyn
British pronunciation
/ɐd‍ʒˈɔ‍ɪn/

"adjoin"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

to adjoin
01

bitişik olmak, komşu olmak

to share a common boundary with something
example
Örnekler
The garden adjoins a protected wetland along the brook.
Bahçe, dere boyunca korunan bir sulak alanla bitişik durumdadır.
Their property adjoins the town park without any intervening fence.
Mülkleri, araya herhangi bir çit girmeden şehir parkına bitişik.
02

eklemek, birleştirmek

to add one thing directly onto another
example
Örnekler
The homeowners adjoined a sunroom to the rear of their house.
Ev sahipleri evlerinin arkasına bir güneş odası eklediler.
Architects will adjoin a glass pavilion onto the museum's original wing.
Mimarlar, müzenin orijinal kanadına bir cam pavyon ekleyecekler.
03

bitişik olmak, komşu olmak

to meet in direct physical contact
example
Örnekler
In the model, the two panels adjoin perfectly along the seam.
Modelde, iki panel dikiş boyunca mükemmel bir şekilde birleşir.
The terraced houses adjoin, sharing side walls on both ends.
Teras evler bitişir, her iki uçta yan duvarları paylaşır.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store