to hit upon
[phrase form: hit]
01
üzerine düşmek, parlak bir fikir bulmak
to suddenly have a great idea
Örnekler
As we were discussing the problem, John hit upon a brilliant way to save time and resources.
Sorunu tartışırken, John zaman ve kaynak tasarrufu yapmak için harika bir yol buldu.
I was stuck on my novel 's plot, but I hit upon an exciting twist that revitalized the story.
Romanımın konusunda takılıp kalmıştım, ama hikayeyi canlandıran heyecan verici bir dönüş buldum.
