typically
ty
ˈtɪ
ti
pica
pɪk
pik
lly
li
li
British pronunciation
/ˈtɪpɪkli/

"typically"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

typically
01

genellikle

in a way that usually happens
typically definition and meaning
example
Örnekler
The trains are typically punctual, but delays can happen during strikes.
Trenler genellikle dakiktir, ancak grevler sırasında gecikmeler olabilir.
Students typically graduate in four years, though some take longer.
Öğrenciler genellikle dört yılda mezun olurlar, ancak bazıları daha uzun sürer.
02

tipik olarak, karakteristik olarak

in a way that shows the standard features of a category
example
Örnekler
The film is typically Hitchcockian, with suspenseful twists.
Film, gerilim dolu dönüşlerle tipik olarak hitchcockvari.
This dish is typically Thai; spicy, sour, and aromatic.
Bu yemek tipik olarak Tayland usulüdür; baharatlı, ekşi ve aromatik.
03

tipik olarak, alışılagelmiş şekilde

in someone's or something's habitual manner
example
Örnekler
Typically, John arrived late.
Tipik olarak, John geç geldi.
She greeted everyone with her typically warm smile.
O, herkesi alışılagelmiş sıcak gülümsemesiyle karşıladı.

Leksikal Ağaç

untypically
typically
typical
type
App
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store