to shut up
[phrase form: shut]
Örnekler
As soon as the movie started, the audience gradually shut up.
Film başlar başlamaz, seyirciler yavaş yavaş çenesini kapattı.
The room shut up completely as soon as the lights went out.
Işıklar söner sönmez oda tamamen sustu.
02
susmak, susturmak
to make someone stop talking
Örnekler
The librarian shut up the noisy group in the reading area.
Kütüphaneci, okuma alanındaki gürültülü grubu susturdu.
The manager shut up the complaining employee with a decisive response.
Yönetici, kararlı bir yanıtla şikayet eden çalışanı susturdu.
03
hapsetmek, kapatmak
to confine something or someone in a way that prevents movement or escape
Örnekler
The police officer shut up the suspect in a holding cell for questioning.
Polis memuru, sorgulama için şüpheliyi bir gözaltı hücresine kapattı.
Please shut the valuables up in the vault before leaving.
Lütfen ayrılmadan önce değerli eşyaları kasada kilitleyin.
shut up
01
Kapa çeneni, Sus
used to tell someone to stop talking or to be quiet
Informal
OffensiveÖrnekler
I 've had enough of your nonsense. Shut up already!
Senin saçmalıklarından bıktım artık. Kapa çeneni !
Shut up! I'm trying to concentrate here.
Kapa çeneni ! Burada konsantre olmaya çalışıyorum.
shut up
01
kapalı, sıkıca kapatılmış
closely confined
