serially
01
seri olarak, ardışık şekilde
in consecutive parts or stages
Örnekler
The novel was released serially in monthly magazine installments.
Roman, derginin aylık sayılarında seri olarak yayınlandı.
The documentary aired serially, with each episode covering a different decade.
Belgesel seri olarak yayınlandı, her bölüm farklı bir on yılı kapsıyordu.
02
sistematik olarak, takıntılı bir şekilde
in a habitual or compulsive manner, especially in harmful or unlawful actions
Örnekler
The con artist serially targeted elderly victims in multiple states.
Dolandırıcı, birden fazla eyalette yaşlı kurbanları sürekli olarak hedef aldı.
The CEO was accused of serially violating environmental regulations.
CEO, çevre düzenlemelerini sürekli olarak ihlal etmekle suçlandı.
Leksikal Ağaç
serially
serial
series



























