sandy
san
ˈsæn
sen
dy
di
di
British pronunciation
/sˈændi/

"sandy"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

sandy
01

kum rengi

(especially of hair) pale yellowish-brown in color
sandy definition and meaning
example
Örnekler
Her sandy hair glistened in the sunlight as she walked along the beach.
Kumsal saçları güneş ışığında parlıyordu sahilde yürürken.
He decided to dye his dark locks to a sandy shade for the summer.
Yaz için koyu renkli buklelerini kum rengine boyamaya karar verdi.
02

kumlu

containing or composed of sand

arenaceous

example
Örnekler
The soil in the garden was sandy, providing good drainage for plants.
Bahçedeki toprak kumluydu, bitkiler için iyi bir drenaj sağlıyordu.
The beach towel was sandy after a day spent lounging by the ocean.
Plaj havlusu, okyanus kenarında bir gün geçirdikten sonra kumlu idi.
Sandy
01

kumlu kurabiye, sandie

a type of cookie known for its tender, crumbly texture and often containing chopped pecans, providing a rich flavor
example
Örnekler
She baked a batch of sandies to share with her friends at the picnic.
Piknikte arkadaşlarıyla paylaşmak için bir parti kum kurabiyesi pişirdi.
The holiday cookie platter featured delicious sandies alongside other treats.
Tatlı tabağında lezzetli kum kurabiyeleri diğer ikramlarla birlikte sunuldu.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store