reverberate
re
ri
ver
ˈvɜr
vır
be
rate
reɪt
reyt
British pronunciation
/ɹɪvˈɜːbəɹˌe‍ɪt/

"reverberate"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

to reverberate
01

yankılanmak

to resound or echo with a deep, prolonged sound, often creating a lasting impression or effect
example
Örnekler
Her laughter reverberated through the room, lifting everyone's spirits.
Onun kahkahası odayı yankılandırdı, herkesin moralini yükseltti.
The thunderous applause reverberated in the concert hall after the performance.
Performansın ardından gök gürültüsü gibi alkışlar konser salonunda yankılandı.
02

reverberasyon fırınında işlemek, reverberasyon fırınında eritmek

treat, process, heat, melt, or refine in a reverberatory furnace
03

sekmek, yankılanmak

spring back; spring away from an impact
04

yankılanmak, yansıtmak

to throw or bend back (from a surface)
05

yankılanmak, yansımak

be reflected as heat, sound, or light or shock waves
06

yankılanmak, etkisi uzun sürmek

have a long or continuing effect
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store