purely
Örnekler
She joined the art class purely for the joy of creating without any intention of selling her work.
O, eserlerini satma niyeti olmadan sadece yaratma zevki için tamamen sanat dersine katıldı.
The decision to volunteer was purely altruistic, driven by a desire to help others without expecting any personal gain.
Gönüllü olma kararı, tamamen saf bir şekilde başkalarına yardım etme arzusuyla ve hiçbir kişisel kazanç beklentisi olmadan alınmıştı.
Leksikal Ağaç
purely
pure



























