occupied
01
dolu, meşgul
held or filled or in use
02
işgal altında
(of a city, country, etc.) captured and under the control, authority, or presence of foreign military forces or other entities
Örnekler
The city remained occupied by enemy troops for several years during the war.
Şehir, savaş sırasında birkaç yıl boyunca düşman birlikleri tarafından işgal edilmiş kaldı.
The occupied territory faced daily challenges due to restrictions imposed by the occupying forces.
İşgal edilmiş bölge, işgal güçleri tarafından uygulanan kısıtlamalar nedeniyle günlük zorluklarla karşı karşıya kaldı.
03
meşgul, dalmış
having ones attention or mind or energy engaged
04
dolu, kiracılı
resided in; having tenants
Leksikal Ağaç
preoccupied
unoccupied
occupied
occupy



























