neutral
Örnekler
It ’s important to keep a neutral tone when discussing sensitive topics.
Hassas konuları tartışırken tarafsız bir tonu korumak önemlidir.
He used a neutral word choice to keep his argument objective.
Tartışmasını nesnel tutmak için tarafsız bir kelime seçimi kullandı.
02
nötr
not very bright or strong in color or shade
03
tarafsız, yansız
having no personal preference
04
nötr, etkisiz
having only a limited ability to react chemically; chemically inactive
05
nötr, sıradan
plain, ordinary, or without any special or noticeable features
Örnekler
The room was painted a neutral beige, making it easy to decorate.
Oda, dekorasyonu kolaylaştıran nötr bir bej rengine boyanmıştı.
His neutral tone of voice gave no hint of his true feelings.
Onun nötr ses tonu, gerçek duygularına dair hiçbir ipucu vermedi.
06
tarafsız, ayırt edici özelliği olmayan
lacking distinguishing quality or characteristics
07
nötr, net elektrik yükü olmayan
having no net electric charge
Neutral
01
tarafsız
one who does not side with any party in a war or dispute
02
boşta, nötr
the gear position in which a vehicle's engine is disengaged from the wheels, allowing it to roll freely
Örnekler
When you park on a slope, it's important to put the car in neutral to prevent strain on the transmission.
Bir yokuşta park ettiğinizde, şanzıman üzerindeki baskıyı önlemek için aracı vites boşta konumuna almak önemlidir.
The driver accidentally left the car in neutral, causing it to roll backward down the hill.
Sürücü yanlışlıkla arabayı vites boşta bıraktı ve bu da aracın yokuş aşağı geriye doğru yuvarlanmasına neden oldu.
Leksikal Ağaç
neutrality
neutralize
neutral
neuter
