to aspire
01
arzulamak, heveslenmek
to desire to have or become something
Transitive: to aspire to do sth
Örnekler
Living in a small town, he always aspired to travel the world and experience different cultures firsthand.
Küçük bir kasabada yaşayan, her zaman dünyayı dolaşmayı ve farklı kültürleri bizzat deneyimlemeyi arzuladı.
As an artist, Mark aspires to have his artwork displayed in renowned galleries across the globe.
Bir sanatçı olarak Mark, eserlerinin dünya çapında ünlü galerilerde sergilenmesini arzular.
Leksikal Ağaç
aspirant
aspirate
aspirer
aspire



























