Lunch
Örnekler
I made a Greek salad with feta cheese and olives for a healthy and flavorful lunch.
Sağlıklı ve lezzetli bir öğle yemeği için feta peyniri ve zeytinli Yunan salatası yaptım.
Sarah and her friend had a bowl of pasta with marinara sauce and a side of garlic bread for lunch.
Sarah ve arkadaşı öğle yemeği için marine soslu bir kase makarna ve yanında sarımsaklı ekmek yediler.
to lunch
01
öğle yemeği yemek
to eat lunch, particularly at a restaurant
Örnekler
Let's lunch at that new Italian bistro downtown.
Şehir merkezindeki o yeni İtalyan bistroda öğle yemeği yiyelim.
The executives lunched together to discuss the merger.
Yöneticiler, birleşmeyi görüşmek için birlikte öğle yemeği yedi.
02
öğle yemeği vermek, öğle yemeği sağlamak
provide a midday meal for



























