absurdly
01
saçma bir şekilde, absürt bir biçimde
in a way that is wildly unreasonable, illogical, or laughably inappropriate
Örnekler
She dressed absurdly for the weather, wearing a fur coat in the blazing heat.
Hava için saçma bir şekilde giyinmişti, kavurucu sıcakta bir kürk manto giyiyordu.
He spoke so absurdly during the meeting that no one could take him seriously.
Toplantı sırasında o kadar saçma konuştu ki kimse onu ciddiye alamadı.
1.1
saçma bir şekilde, akıl almaz derecede
to an excessive or surprisingly high degree, unusually or irrationally much
Örnekler
The sofa was absurdly expensive for such a small piece of furniture.
Kanepe, bu kadar küçük bir mobilya için saçma derecede pahalıydı.
He was absurdly proud of a very ordinary accomplishment.
Çok sıradan bir başarıdan saçma bir şekilde gurur duyuyordu.
Leksikal Ağaç
absurdly
absurd



























