integral
01
bütünü oluşturan
considered a necessary and important part of something
Örnekler
Effective communication is integral to a successful team.
Etkili iletişim, başarılı bir takım için bütünleyici bir parçadır.
Time management skills are integral for academic success.
Zaman yönetimi becerileri akademik başarı için bütünleyici bir parçadır.
Örnekler
The team created an integral plan to address every aspect of the project.
Ekip, projenin her yönünü ele almak için bütünsel bir plan oluşturdu.
An integral system requires all components to work together seamlessly.
Bütünleşik bir sistem, tüm bileşenlerin sorunsuz bir şekilde birlikte çalışmasını gerektirir.
03
tam, bütün
( of whole numbers or quantities) complete without parts or fractions
Örnekler
In mathematics, an integral value is a whole number without any decimal or fractional part.
Matematikte, bir tam değer, herhangi bir ondalık veya kesirli kısmı olmayan bir tam sayıdır.
The equation requires an integral solution to be valid.
Denklemin geçerli olması için tam bir çözüm gereklidir.
Integral
Örnekler
The definite integral of a velocity function over a time interval gives the total displacement of an object during that time.
Bir hız fonksiyonunun belirli bir zaman aralığındaki belirli integrali, o zaman diliminde bir nesnenin toplam yer değiştirmesini verir.
Calculating the integral of a rate of change function provides the total change in the quantity over a given period.
Bir değişim oranı fonksiyonunun integralini hesaplamak, belirli bir süre boyunca miktardaki toplam değişimi sağlar.
Leksikal Ağaç
integrality
integrally
integral



























