insurmountable
Örnekler
The financial burden of the medical bills seemed insurmountable for the struggling family.
Tıbbi faturaların mali yükü, mücadele eden aile için aşılamaz görünüyordu.
The language barrier proved to be insurmountable for the tourists trying to navigate the foreign city.
Yabancı şehirde gezinmeye çalışan turistler için dil engeli aşılamaz olduğunu kanıtladı.
Leksikal Ağaç
insurmountable
surmountable
surmount
sur
mount



























