incomparable
01
kıyaslanamaz
impossible to compare because of unmatched quality or characteristics
Örnekler
From the top of the mountain, the view was incomparable, stretching as far as the eye could see.
Dağın zirvesinden, manzara benzersizdi, gözün görebildiği kadar uzanıyordu.
The athlete 's dedication, skill, and perseverance made her an incomparable champion in her sport.
Atletin adanmışlığı, becerisi ve azmi, onu sporunda benzersiz bir şampiyon yaptı.
Leksikal Ağaç
incomparable
comparable
compare
