Illiteracy
01
okuma yazma bilmeme
the inability to read and write
Örnekler
Adult illiteracy in the region made it difficult for residents to complete official forms.
Bölgedeki yetişkin okuryazarlıksızlığı, sakinlerin resmi formları doldurmasını zorlaştırıyordu.
The charity focuses on preventing illiteracy by training volunteer tutors.
Hayır kurumu, gönüllü öğretmenleri eğiterek okuma yazma bilmeme durumunu önlemeye odaklanır.
02
cahillik, bilgisizlik
a lack of familiarity in a particular subject area that results from not reading or studying
Örnekler
His political illiteracy became obvious when he could not name any current representatives.
Herhangi bir mevcut temsilciyi adlandıramadığında siyasi cehaleti belirgin hale geldi.
Digital illiteracy left many older employees unable to use the company's new software.
Dijital cehalet, birçok yaşlı çalışanın şirketin yeni yazılımını kullanamamasına neden oldu.
Leksikal Ağaç
illiteracy
literacy
liter



























