anemic
01
solgun, beti benzi atmış
lacking in strength, energy, and effect
Örnekler
The anemic response to the proposal suggested a lack of interest.
Öneriye verilen anemik yanıt, bir ilgi eksikliğini gösteriyordu.
The book ’s anemic plot failed to captivate its readers.
Kitabın anemik kurgusu okuyucularını büyülemeyi başaramadı.
02
anemik, kansızlığı olan
relating to a health condition where a person has a lower than normal number of red blood cells, causing fatigue and weakness
Örnekler
She felt constantly fatigued and weak due to being anemic, with her doctor recommending iron supplements to boost her red blood cell count.
Anemik olması nedeniyle sürekli yorgun ve güçsüz hissediyordu, doktoru kırmızı kan hücresi sayısını artırmak için demir takviyeleri önerdi.
Anemic individuals may experience symptoms such as dizziness, shortness of breath, and pale skin due to reduced oxygen-carrying capacity in the blood.
Anemik bireyler, kandaki oksijen taşıma kapasitesinin azalması nedeniyle baş dönmesi, nefes darlığı ve soluk cilt gibi semptomlar yaşayabilir.



























