Exposition
01
sergi
a collection of things (goods or works of art etc.) for public display
02
anlatım
a systematic and detailed explanation of a process, idea, etc.
Örnekler
The documentary provided an in-depth exposition of the art movement, exploring its origins, key figures, and major influences.
Belgesel, sanat hareketinin kökenlerini, önemli figürlerini ve büyük etkilerini keşfederek derinlemesine bir açıklama sundu.
The book begins with an extensive exposition of the historical background, laying the foundation for the subsequent events.
Kitap, tarihsel arka planın kapsamlı bir açıklaması ile başlar, sonraki olaylar için temel oluşturur.
03
yorumlama
a detailed explanation or description that clarifies the meaning or intent of a written work or discourse
Örnekler
The first chapter of the novel provided a necessary exposition, introducing the main characters and their backgrounds.
Romanın ilk bölümü, ana karakterleri ve geçmişlerini tanıtarak gerekli bir açıklama sağladı.
In the opening scene of the play, the narrator delivered a concise exposition, setting the stage for the unfolding events.
Oyunun açılış sahnesinde, anlatıcı, gelişen olaylar için sahneyi hazırlayan kısa bir açıklama yaptı.
04
açılış
(music) the section of a movement (especially in sonata form) where the major musical themes first occur
Leksikal Ağaç
exposition
expose
