to disassemble
01
sökmek, parçalarına ayırmak
to take apart a structure, machine, or object, breaking it down into its individual pieces
Transitive: to disassemble a structure or machine
Örnekler
The technician needed to disassemble the computer to replace a faulty component.
Teknisyen, arızalı bir bileşeni değiştirmek için bilgisayarı sökmek zorunda kaldı.
They decided to disassemble the complicated furniture before moving it to a new location.
Karmaşık mobilyaları yeni bir yere taşımadan önce sökmeye karar verdiler.
02
kodları okunabilir hale çevirmek
to convert machine code back into human-readable assembly language or source code for analysis or modification
Transitive: to disassemble machine code
Örnekler
The cybersecurity analyst used specialized tools to disassemble the malware code and uncover its malicious functionalities.
Siber güvenlik analisti, kötü amaçlı yazılım kodunu ayrıştırmak ve kötü niyetli işlevlerini ortaya çıkarmak için özel araçlar kullandı.
To understand how the program worked, the software engineer had to disassemble the binary executable into readable assembly language.
Programın nasıl çalıştığını anlamak için yazılım mühendisinin, ikili çalıştırılabilir dosyayı okunabilir assembly diline ayrıştırması gerekiyordu.
Leksikal Ağaç
disassemble
assemble



























