Ara
detectable
Example
The slight fragrance of roses was barely detectable in the air.
Güllerin hafif kokusu havada zar zor algılanabilirdi.
With the new technology, even the smallest traces of contaminants in the water are detectable.
Yeni teknoloji sayesinde, sudaki en küçük kirletici izleri bile tespit edilebilir.
02
algılanabilir, sezimlenelebilir
able to be easily noticed or perceived, often through observation or measurement
Example
The changes in temperature were detectable with a sensitive thermometer.
Sıcaklıktaki değişiklikler hassas bir termometre ile tespit edilebilir.
The scent of fresh flowers was barely detectable in the air.
Taze çiçeklerin kokusu havada zar zor algılanabilirdi.
03
tespit edilebilir, algılanabilir
fasten with or as if with a garter
Kelime Ailesi
detect
Verb
detectable
Adjective
undetectable
Adjective
undetectable
Adjective
Yakın Kelimeler
