day-to-day
Pronunciation
/ˈdeɪtuˌdeɪ/
British pronunciation
/dˈeɪtədˈeɪ/

"day-to-day"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

day-to-day
01

günlük

taking place or done each day
example
Örnekler
She manages the day-to-day operations of the office, ensuring everything runs smoothly.
Ofisin günlük işlemlerini yönetir, her şeyin sorunsuz çalışmasını sağlar.
The day-to-day responsibilities of a teacher include planning lessons and grading assignments.
Bir öğretmenin günlük sorumlulukları arasında ders planlama ve ödevleri notlandırma bulunur.
day-to-day
01

gün be gün, günlük olarak

in a manner that happens or is considered on a daily basis
example
Örnekler
The project requirements are assessed day-to-day to ensure they meet current needs.
Proje gereksinimleri, mevcut ihtiyaçları karşıladığından emin olmak için gün be gün değerlendirilir.
She manages her budget day-to-day to avoid overspending.
Fazla harcamaktan kaçınmak için bütçesini gün be gün yönetir.
Day-to-day
01

günlük işler, gündelik rutin

the routine activities or tasks that are regularly done in daily life, often involving basic or repetitive actions
example
Örnekler
She handles the day-to-day of running the family business.
Aile işletmesinin günlük işleyişini o yönetir.
She keeps a journal to track the day-to-day of her fitness progress.
Fitness ilerlemesinin günlük takibini yapmak için bir günlük tutuyor.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store