Coeval
Örnekler
She was a coeval of mine, and we went through school together from kindergarten to graduation.
O benim bir çağdaşımdı ve anaokulundan mezuniyete kadar birlikte okula gittik.
His coevals at the university are all working in prestigious positions now.
Üniversitedeki çağdaşları şimdi hepsi prestijli pozisyonlarda çalışıyor.
coeval
Örnekler
The fossils were coeval with the earliest human civilizations, dating back thousands of years.
Fosiller, binlerce yıl öncesine dayanan en eski insan uygarlıklarıyla çağdaş idi.
The ancient texts are coeval with the rise of several early empires in Mesopotamia.
Antik metinler, Mezopotamya'da birkaç erken imparatorluğun yükselişiyle çağdaştır.
