co-occurrent
01
eşzamanlı, aynı anda olan
happening simultaneously
Örnekler
The co-occurrent rise in temperature and humidity made the day feel particularly uncomfortable.
Sıcaklık ve nemin eşzamanlı artışı, günü özellikle rahatsız hissettirdi.
Their research focused on the co-occurrent development of technology and environmental changes.
Araştırmaları, teknoloji ve çevresel değişikliklerin eşzamanlı gelişimi üzerine odaklandı.



























