chasm
cha
ˈkæ
ke
sm
zəm
zem
British pronunciation
/kˈæzəm/

"chasm"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

Chasm
01

uçurum, derin yarık

a deep fissure carved into the earth's surface
example
Örnekler
Hikers peered down the chasm, its walls plunging out of sight.
Yürüyüşçüler uçuruma aşağı baktı, duvarları görüş alanından kayboluyordu.
Rainwater collected at the bottom of the rocky chasm.
Yağmur suyu, kayalık uçurumun dibinde toplandı.
02

büyük fark

a profound division separating people, beliefs, or viewpoints
example
Örnekler
Political tensions exposed a chasm between urban and rural voters.
Siyasi gerilimler, kentsel ve kırsal seçmenler arasında bir uçurum ortaya çıkardı.
The debate revealed a chasm in their understanding of climate science.
Tartışma, iklim bilimi anlayışlarında bir uçurum ortaya çıkardı.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store