to catch on
[phrase form: catch]
01
anlamak, kavramak
to understand a concept
Örnekler
It took a few tries, but eventually, she caught on to the intricacies of the challenging puzzle.
Birkaç deneme gerektirdi, ama sonunda, zorlu bulmacanın inceliklerini anladı.
As the cooking class progressed, the participants began to catch on to the chef's techniques and started creating delicious dishes.
Yemek dersi ilerledikçe, katılımcılar şefin tekniklerini anlamaya başladılar ve lezzetli yemekler yapmaya başladılar.
02
popüler olmak
(of a concept, trend, or idea) to become popular
Örnekler
The new diet fad is catching on, attracting individuals seeking a healthier lifestyle.
Yeni diyet modası tutunuyor, daha sağlıklı bir yaşam tarzı arayan bireyleri cezbediyor.
The trend of sustainable living is catching on, with more people making eco-friendly choices in their daily lives.
Sürdürülebilir yaşam trendi yaygınlaşıyor, günlük hayatlarında daha fazla insan çevre dostu seçimler yapıyor.
