hard-won
01
zor kazanılmış, emeği geçmiş
achieving something after facing a lot of challenges and putting in a great deal of effort
Örnekler
The team celebrated their hard-won victory after months of intense training and competition.
Takım, aylar süren yoğun antrenman ve yarışmanın ardından zorla kazanılmış zaferlerini kutladı.
She proudly displayed her hard-won diploma, the result of years of dedication to her studies.
O, yıllar süren çalışmalarının sonucu olan zor kazanılmış diplomasını gururla sergiledi.



























