Actuality
01
gerçeklik
the state or quality of being real, existing, or true
Örnekler
The documentary provided a glimpse into the actuality of life in a remote village.
Belgesel, uzak bir köyde yaşamın gerçekliğine bir bakış sağladı.
It is essential in historical research to distinguish between popular beliefs and the actuality of events.
Tarihsel araştırmalarda popüler inançlar ile olayların gerçekliği arasında ayrım yapmak esastır.
Leksikal Ağaç
actuality
actual
actu



























