Wage
Örnekler
The company increased the minimum wage for its employees to attract and retain talent.
Şirket, yetenekleri çekmek ve elde tutmak için çalışanlarının asgari ücretini artırdı.
He earned a competitive wage working as a mechanic at the local garage.
Yerel garajda tamirci olarak çalışırken rekabetçi bir ücret kazandı.
to wage
01
başlatıp sürdürmek
to participate in and carry out a specific action, such as a war or campaign
Transitive: to wage a reaction or campaign
Örnekler
The environmental activists are waging a campaign to raise awareness about the importance of conservation.
Çevre aktivistleri, korumanın önemi hakkında farkındalık yaratmak için bir kampanya yürütüyor.
The government is waging a war on poverty, implementing policies to uplift disadvantaged communities.
Hükümet, yoksulluğa karşı bir savaş yürütüyor, dezavantajlı toplulukları yükseltmek için politikalar uyguluyor.



























