blindly
blind
ˈblaɪnd
blaynd
ly
li
li
British pronunciation
/blˈa‍ɪndli/

"blindly"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

blindly
01

körlemesine, körü körüne

without the ability to see
blindly definition and meaning
example
Örnekler
He reached out blindly for the light switch in the pitch-black room.
Tamamen karanlık odada ışık anahtarını körlemesine aradı.
The kitten wandered blindly through the thick fog.
Yavru kedi, kalın sisin içinde körü körüne dolaştı.
1.1

körü körüne, düşünmeden

as if blind, without noticing or paying attention
example
Örnekler
He walked blindly past the warning signs without a second thought.
Uyarı işaretlerinin yanından körü körüne geçti, ikinci bir düşünce bile etmedi.
The driver stared blindly at the road ahead, lost in thought.
Sürücü, düşüncelere dalmış bir şekilde, körü körüne önündeki yola baktı.
02

körü körüne, düşünmeden

without reasoning, questioning, or careful thought
example
Örnekler
Do n't blindly trust everything you read on the internet.
İnternette okuduğun her şeye körü körüne güvenme.
Investors blindly poured money into the scheme without doing proper research.
Yatırımcılar, uygun bir araştırma yapmadan körü körüne şemaya para yatırdılar.
03

körü körüne, aniden

in a way that ends abruptly or without further progress
example
Örnekler
The trail ended blindly at the edge of the cliff.
Patika, uçurumun kenarında körlemesine sona erdi.
The tunnel ran blindly into a solid rock wall.
Tünel, sağlam bir kaya duvarına körlemesine gidiyordu.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store