upstate
01
eyaletin kuzeyinde, kırsalda
to or in the northern or rural part of a state, typically away from major cities
Örnekler
They decided to move upstate for a change of pace.
Bir tempo değişikliği için eyaletin kuzeyine taşınmaya karar verdiler.
He spends his summers upstate, enjoying the peace and quiet.
Yazlarını eyaletin kuzeyinde geçirir, huzurun ve sessizliğin tadını çıkarır.
upstate
01
kuzey, kırsal
relating to the northern or more rural areas of a state, often distant from large cities
Örnekler
They bought an upstate house to escape the city noise.
Şehir gürültüsünden kaçmak için eyaletin kuzeyinde bir ev satın aldılar.
The upstate landscape is dotted with small farms and vast forests.
Kırsal manzara küçük çiftlikler ve geniş ormanlarla doludur.
Upstate
01
eyaletin kuzeyi, kırsal
the northern or rural part of a state, especially away from the urban centers
Örnekler
They moved to upstate to enjoy a slower pace of life.
Daha yavaş bir yaşam temposunun tadını çıkarmak için eyaletin kuzeyine taşındılar.
The family spends every summer in upstate, surrounded by nature.
Aile her yaz doğayla çevrili eyaletin kuzeyinde geçirir.
