unavoidable
Örnekler
The traffic jam was unavoidable, causing delays for everyone on the road.
Trafik sıkışıklığı kaçınılmazdı, yoldaki herkese gecikmelere neden oldu.
The doctor explained that surgery was unavoidable to address the medical condition.
Doktor, tıbbi durumu ele almak için ameliyatın kaçınılmaz olduğunu açıkladı.
Leksikal Ağaç
unavoidability
unavoidably
unavoidable
avoidable
avoid



























