tightly
Örnekler
She tied the knot tightly to secure the bundle.
Paketi güvence altına almak için düğümü sıkıca bağladı.
The lid was screwed tightly onto the jar to prevent leaks.
Kapa, sızıntıları önlemek için kavanoza sıkıca vidalanmıştı.
02
sıkıca, sıkı bir şekilde
in a tight or constricted manner
Leksikal Ağaç
tightly
tight



























