to scale up
[phrase form: scale]
01
artırmak, genişletmek
to cause an increase in the amount, size, or significance of something
Örnekler
The government announced initiatives to scale up renewable energy sources to reduce carbon emissions.
Hükümet, karbon emisyonlarını azaltmak için yenilenebilir enerji kaynaklarını artırmak üzere girişimler duyurdu.
As the population grows, cities need to scale up their public transportation systems to accommodate more commuters.
Nüfus arttıkça, şehirlerin daha fazla yolcuya yer açmak için toplu taşıma sistemlerini genişletmesi gerekiyor.
02
kapasiteyi artırmak, operasyonları genişletmek
(of a system, factory, etc.) to expand operations to handle more demand
Örnekler
By utilizing cloud computing services, businesses can start with minimal infrastructure costs and scale up gradually as their data storage needs increase.
Bulut bilişim hizmetlerini kullanarak, işletmeler minimum altyapı maliyetleriyle başlayabilir ve veri depolama ihtiyaçları arttıkça kademeli olarak ölçeklendirebilir.
With the increasing demand for their products, the company had to scale up to meet customer needs.
Ürünlerine olan talebin artmasıyla birlikte, şirket müşteri ihtiyaçlarını karşılamak için kapasitesini artırmak zorunda kaldı.
