Riddle
01
bilmece
a guessing game that involves at least two players in which participants ask a question that has a surprising or clever answer
Örnekler
He told a tricky riddle that no one could solve.
Kimsenin çözemediği zor bir bilmece anlattı.
The children enjoyed playing a riddle game at the party.
Çocuklar partide bir bilmece oyunu oynamaktan keyif aldılar.
02
kalbur, iri elek
a coarse sieve (as for gravel)
to riddle
01
bir bilmeceyi açıklamak, bir bilmeceyi çözmek
explain a riddle
02
birçok delik açmak, delik deşik etmek
pierce with many holes
03
bilmece sormak, bilmece ile sınamak
set a difficult problem or riddle
04
bilmece gibi konuşmak, bilmecelemek
speak in riddles
05
elemek, ayıklamak
separate with a riddle, as grain from chaff
06
yaymak, dağıtmak
spread or diffuse through



























