Observation
01
gözetleme
the process or action of carefully watching a thing or person, often for learning something about them
Örnekler
The scientist recorded her findings during the observation.
Bilim insanı, gözlem sırasında bulgularını kaydetti.
The teacher ’s observation of the student ’s behavior was detailed.
Öğretmenin öğrencinin davranışına ilişkin gözlemi detaylıydı.
02
gözlem, ölçüm
the act of making and recording a measurement
03
gözlem, dikkat
the act of noticing or paying attention
04
gözlem, tespit
a fact or piece of information gathered by noticing or watching something carefully
Örnekler
His observations have proven to be critical in solving the case.
Onun gözlemleri, davayı çözmede kritik olduğunu kanıtladı.
The scientist 's observations led to a new understanding of the phenomenon.
Bilim insanının gözlemleri, fenomen hakkında yeni bir anlayışa yol açtı.
05
yorum, gözlem
a remark expressing careful consideration
Leksikal Ağaç
observational
observation
observe
