nonchalant
01
kayıtsız
behaving in an unconcerned and calm manner
Örnekler
Despite the chaos around him, he maintained a nonchalant demeanor, calmly sipping his tea.
Etrafındaki kaosa rağmen, kayıtsız bir tavır sergileyerek çayını sakince içti.
Her nonchalant response to the unexpected news surprised everyone.
Beklenmedik habere verdiği kayıtsız tepki herkesi şaşırttı.
Leksikal Ağaç
nonchalantly
nonchalant
nonchal



























