attenuated
a
ə
e
tte
ˈtɛ
te
nua
ˌnjueɪ
nyuey
ted
tɪd
tid
British pronunciation
/ɐtˈɛnjuːˌe‍ɪtɪd/

"attenuated"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

attenuated
01

zayıflamış, azaltılmış

reduced in force or intensity, often implying a fading effect
example
Örnekler
His attenuated enthusiasm for the project was noticeable during the presentation.
Projeye olan azalmış coşkusu sunum sırasında fark edilebilirdi.
Her attenuated memory of the event made it difficult to recall the details accurately.
Olayın zayıflamış hafızası, detayları doğru bir şekilde hatırlamayı zorlaştırdı.
02

zayıflatılmış, genlik azaltılmış

(of an electrical signal) reduced in amplitude while preserving the signal's original waveform, resulting in minimal or no distortion
example
Örnekler
An attenuated waveform retains its shape but loses intensity.
Zayıflatılmış bir dalga formu şeklini korur ancak yoğunluğunu kaybeder.
Engineers used filters to produce an attenuated output for testing.
Mühendisler test için zayıflatılmış bir çıkış üretmek üzere filtreler kullandı.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store