namely
01
şöyle ki
used to give more specific information or examples regarding what has just been mentioned
Örnekler
She had several hobbies, namely painting, gardening, and playing the piano.
Onun birkaç hobisi vardı, yani resim yapmak, bahçıvanlık ve piyano çalmak.
The company faced several challenges, namely financial constraints and a shortage of skilled personnel.
Şirket, yani finansal kısıtlamalar ve nitelikli personel eksikliği olmak üzere birkaç zorlukla karşılaştı.
Leksikal Ağaç
namely
name



























