maximal
01
maksimal, en yüksek
having the greatest or highest possible amount, degree, or intensity
Örnekler
The athlete pushed his endurance to its maximal limit during the marathon.
Atlet, maraton sırasında dayanıklılığını maksimum sınırına kadar zorladı.
The machine operates at maximal efficiency when properly maintained.
Makine, düzgün bakım yapıldığında maksimum verimlilikle çalışır.
Leksikal Ağaç
maximally
maximal
maxim



























