logical
Örnekler
His argument was clear and logical, making it easy for everyone to understand and agree with his point of view.
Onun argümanı açık ve mantıklıydı, bu da herkesin onun bakış açısını anlamasını ve kabul etmesini kolaylaştırdı.
She approached the problem with a logical mindset, systematically analyzing each potential solution.
Soruna mantıklı bir zihniyetle yaklaştı, her potansiyel çözümü sistematik olarak analiz etti.
Örnekler
The instructions were logical, guiding us step by step.
Talimatlar mantıklıydı, bizi adım adım yönlendiriyordu.
His presentation had a logical flow from beginning to end.
Sunumu baştan sona mantıklı bir akışa sahipti.
03
mantıklı, rasyonel
(of a person) able to think clearly and make decisions based on reason
Örnekler
He is a logical thinker, always approaching problems with a clear plan.
O, her zaman net bir planla sorunlara yaklaşan mantıklı bir düşünürdür.
As a logical person, she could easily solve complex puzzles.
Mantıklı bir insan olarak, karmaşık bulmacaları kolayca çözebilirdi.
Leksikal Ağaç
illogical
logicality
logically
logical
logic



























