known
01
bilinen, tanınmış
widely recognized or acknowledged, often because of a particular quality or association
Örnekler
The singer's known talent captivated audiences worldwide.
Şarkıcının bilinen yeteneği dünya çapında izleyicileri büyüledi.
The town's known landmarks attract tourists from far and wide.
Kasabanın bilinen simge yapıları turistleri uzak diyarlardan çeker.
02
bilinen, tanınan
familiar or acknowledged, typically through recognition, study, or awareness, and within the scope of general knowledge
Örnekler
The species was known to scientists in remote regions.
Tür, uzak bölgelerdeki bilim insanları tarafından biliniyordu.
The region is home to plants little known to Western science.
Bölge, Batı bilimi tarafından pek bilinmeyen bitkilere ev sahipliği yapmaktadır.
Leksikal Ağaç
unknown
known



























