incoherently
01
tutarsızca, tutarsız bir şekilde
in a disorganized or illogical way that lacks clarity or structure
Örnekler
The essay was written incoherently, making it hard to follow.
Deneme tutarsız bir şekilde yazılmıştı, bu da takip etmeyi zorlaştırıyordu.
His thoughts were expressed incoherently, jumping from one topic to another.
Düşünceleri tutarsız bir şekilde ifade edildi, bir konudan diğerine atlıyordu.
02
tutarsızca, anlaşılmaz bir şekilde
in a manner that is difficult to understand, often due to confusion, strong emotion, or lack of control
Örnekler
He shouted incoherently as panic took over.
Panik baş gösterirken anlaşılmaz bir şekilde bağırdı.
After the accident, she mumbled incoherently into the phone.
Kazadan sonra telefonda tutarsızca mırıldandı.
Leksikal Ağaç
incoherently
coherently
coherent
cohere
