Hot air
01
boş laf
a statement that is untrue, exaggerated, or meaningless
Örnekler
The politician 's speech was filled with hot air, making promises that were never fulfilled.
Politikacının konuşması sıcak hava ile doluydu, asla yerine getirilmeyen sözler veriyordu.
Do n't pay attention to his boasting; it 's just hot air without any real achievements to back it up.
Onun övünmelerine dikkat etme; bu sadece boş laf, gerçek bir başarısı yok.
02
sıcak hava, kızgın hava
air made hot, causing it to lift
Örnekler
The balloon floated because it was filled with hot air.
Balon yüzdü çünkü sıcak hava ile doluydu.
Hot air rises, which is why chimneys work efficiently.
Sıcak hava yükselir, bu yüzden bacalar verimli çalışır.



























