guttural
01
gırtlaksal, boğuk
characterized by a deep, harsh, throaty sound
Örnekler
The guttural growl of the wild animal echoed through the dense forest.
Vahşi hayvanın gırtlaktan gelen hırıltısı yoğun ormanda yankılandı.
The guttural coughing of the sick person could be heard across the room.
Hasta kişinin gırtlaktan gelen öksürüğü odanın her yerinden duyulabiliyordu.
02
gırtlaksı, gırtlaktan çıkan
articulated at the back of the mouth
Örnekler
Hebrew contains guttural consonants.
İbranice gırtlaksal ünsüzler içerir.
Linguists noted the guttural articulation of the German ' r'.
Dilbilimciler, Almanca 'r'nin gırtlaksal artikülasyonunu not ettiler.
Guttural
01
gırtlaksıl, gırtlak ünsüzü
a consonant sound produced at the back of the mouth or in the throat
Örnekler
Certain African languages use multiple gutturals that distinguish meaning.
Bazı Afrika dilleri anlamı ayırt eden birden fazla gırtlaksal kullanır.
He practiced the gutturals carefully to improve his pronunciation.
Telaffuzunu geliştirmek için gırtlaksal sesleri dikkatlice çalıştı.
