gerrymander
ge
ˈʤɛ
ce
rry
ri
ri
man
ˌmæn
men
der
dɜr
dır
British pronunciation
/d‍ʒˈɛɹɪmˌɑːndɐ/

"gerrymander"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

Gerrymander
01

seçim bölgelerini manipülasyonu, partizan seçim bölgesi çizimi

an act of manipulating the boundaries of electoral districts to favor a particular political party
example
Örnekler
The court ruled the gerrymander unconstitutional due to its blatant partisan bias.
Mahkeme, bariz partizan önyargısı nedeniyle gerrymander'ı anayasaya aykırı buldu.
That district map was a textbook gerrymander, snaking through neighborhoods to dilute opposition votes.
O bölge haritası, muhalefet oylarını seyreltmek için mahalleler arasında dolanan ders kitabı niteliğinde bir gerrymandering'di.
to gerrymander
01

hile yapmak

to divide voting districts in a way that would advantage a particular group or party more
example
Örnekler
Politicians often gerrymander districts to ensure their party's dominance in elections.
Politikacılar genellikle seçimlerde partilerinin üstünlüğünü sağlamak için seçim bölgelerini manipüle eder.
The lawmakers are currently gerrymandering the voting districts to gain an electoral advantage.
Yasa koyucular şu anda seçim avantajı sağlamak için oy bölgelerini gerrymander ediyor.
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store