embarrassing
Örnekler
His embarrassing slip on the banana peel in front of everyone made him blush with embarrassment.
Herkesin önünde muz kabuğuna utanç verici bir şekilde kayması onu utancından kızarttı.
Forgetting someone 's name in a crowded room can be embarrassing.
Kalabalık bir odada birinin adını unutmak utanç verici olabilir.
02
utanç verici, mahcup edici
causing to feel shame or chagrin or vexation
Leksikal Ağaç
embarrassingly
embarrassing
embarrass



























