dine
dine
daɪn
dayn
British pronunciation
/dˈa‍ɪn/

"dine"kelimesinin İngilizce tanımı ve anlamı

to dine
01

akşam yemeği yemek

to have dinner
Intransitive
to dine definition and meaning
example
Örnekler
The couple decided to dine at their favorite restaurant for their anniversary.
Çift, yıldönümleri için en sevdikleri restoranda akşam yemeği yemeye karar verdi.
She prefers to dine early in the evening to avoid the crowds.
O, kalabalıklardan kaçınmak için akşam erken yemek yemeyi tercih eder.
02

Misafirlerine lezzetli ev yapımı bir yemek ikram etti., Konuklarına ev yapımı nefis bir akşam yemeği verdi.

to provide or serve dinner to someone
Transitive: to dine sb
example
Örnekler
She dined her guests with a delicious homemade meal.
O, misafirlerine lezzetli bir ev yapımı yemekle akşam yemeği verdi.
They dined their friends at a lavish dinner party.
Onlar, görkemli bir akşam yemeği partisinde arkadaşlarını ağırladılar.

Leksikal Ağaç

diner
dining
dinner
dine
App
LanGeek
Uygulamayı İndir
langeek application

Download Mobile App

stars

app store